Dede Korkut kültürü Malatya adına tescil edilerek somut olmayan kültürel miras ulusal envanterine alındı.
Malatya İl Kültür ve Turizm Müdürü ve aynı zamanda Belleğini Koruyan Kentler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı olan Levent İskenderoğlu, Arapgir Belediye Başkanı aynı zamanda Belleğini Koruyan Kentler Derneği Yönetim Kurulu Yönetim Kurulu Üyesi olan Haluk Cömertoğlu ile birlikte bir açıklama yaptı.
İskenderoğlu, kuşaktan kuşağa anlatılarak yaşatılmaya devam eden Dede Korkut kültürünün Malatya adına tescil edilerek somut olmayan kültürel miras ulusal envanterine alındığını ifade etti. 12 hikayeden oluşan Dede Korkut hikayelerinin, Orta Asya’dan buyana bütün Türk İslam medeniyetini etkilediğini kaydeden İskenderoğlu, “Dede korkut hikayelerinde bütün somut olmayan kültürel miras unsurları ile Malatya’da yaşatılan gelenekler ve bizim masallarımızda, sözlü geleneklerimizde, efsanelerimizdeki bütün unsurları karşılaştırmalı bir analiz dosyası hazırlayarak, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüze müracaat ettik. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü halk kültürü ve folklor araştırmacıları ile birlikte geliştirdiğimiz çalışmayı geçtiğimiz Mart ayında Kültür Ve Turizm Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Genel Müdürlüğüne ileterek, Türkiye somut olmayan kültürel miras ulusal envanterine alınması için bir müracaatta bulunduk. Geçtiğimiz hafta bakanlığımızın komisyonları başvurumuzu değerlendirdi ve Malatya adına dede korkut kültürünü tescillediler. Bu şu anlama geliyor: Türk ve İslam medeniyeti tarihi boyunca oluşturulmuş somut olmayan bütün değerleri, bütün gelenekleri Malatya adına tescillemiş olduk” şeklinde konuştu.

Arapgir Belediye Başkanı sıfatıyla yerel bir yöneticiliğin sosyal ilişkilerini yerel yönetim olarak sivil toplum örgütlenmesi anlamında bir çok sivil toplum örgütlenmesi ile devam ettirdiklerini belirten Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu ise, “Özellikle dede korkut hikâyeleri kültürü konusunda yaptığımız çalışmalar karşılık buldu. Yine bununla birlikte yine birçok çalışmamız devam etmektedir. Hem Malatya hem de bölgemiz ekseninde beş il sekiz ilçe bir arada destinasyon Yukarı Fırat ve kültür havzası çalışmalarımızla birlikte tarım havzası çalışmalarımız devam etmektedir. Yüz başlıkta yüz organik ürün sepeti olarak bölgemizin doğal karakterini ve yaşam biçimini öne çıkaran ve ürün yelpazesinde de geleneklerini yerellik ilkesi ile verimliliğe çevirip şehir ikliminde kent toplumun ihtiyaç duyduğu ürünleri Arapgir mutfağında ve Arapgir sokağından üreterek, tarladan, bahçeden, dağdan, esintilerle şehir insanın ihtiyaç duyduğu organik ürünler zincirini oluşturmak istiyoruz. Bununda en önemli göstergesi aslında somut olmayan mirasın başlıkları, yaşayan miras ölçütlerinde bir çok sanat eserimiz var, sivil toplum olarak bunların hepsinin belgelenmesi ve gelecek nesillere aktarılması ali görevimiz. Mahalli müştereklerde görev olarak bildiğimiz insanların ortak ürettikleri kültürü ve gelenekleri yaşatma konusundaki çalışmalarımız tam yapmamız gereken çalışmalardır. Bu konuda anlam bulmuştur. Belleğini Koruyan Kentler Derneği olarak yaptığımız bir çalışma olan Dede Korkut kültürü Malatya adına tescillemiştir. Hem de tıbbi aromatik bitkiler başlığında geçen hafta itibariyle Arapgir Belediyemizin İnönü Üniversitesi ile birlikte yürüttüğü katma değeri yüksek ürünler kategorisinde mor reyhan coğrafi işaret belgesi aldı. Türkiye bitki çeşitliğinden coğrafi işaret alan reyhan tek ürün sıfatıyla mor reyhan artık 11 tane ürüne dönüşüyor ve Arapgir şartlarında yetiştirilerek tüm dünyaya satılacak bir ürün hale geliyor. Bu bir üretim geleneğidir, somut olmayan mirasın aslında yaşamın içerisine doğallığıyla koyulmasıdır. Dolayısıyla biz bu somut olmayan mirasın yaşatılması konusunda daha çok çalışmaya Malatyamızı, Malatya bölgesinin biriktirdiği, harmanlandığı, kültürü, geleneği ve töreyi daha fazla çalışarak insanlığa kazandırma zorunluğu içerisinde bu işi yapıyoruz emeği geçenlere teşekkür ediyorum” diye konuştu.